Varşova’da geçirdiğim süre içerisinde dikkat ettiğim şeylerden biri restoranlarda aşırı yoğunluk olmamasıydı. Cuma ve Cumartesi akşamları bile restoranlar çok dolu değildi. Diğer yandan yoğunluk cadde ve meydanlardaki cafelerdeydi. Bir de hemen her dondurmacının önünde uzun kuyruklar vardı. Sokakta satılan yiyeceklere sadece 1 kez denk geldim. O da küçük simite benzer bir hamurişiydi.
Gittiğim ülkelerde kendi mutfaklarının yanında arada sırada farklı kültürlerin yemeklerinden de yiyorum. Varşova bu konuda da birçok alternatif sunuyor. Farklı bir şeyler deneyelim derken eski şehir bölgesinde gezinirken karşımıza çıkan Sushi restoranının cazibesine kapılıp bir anda kendimizi iceride buluverdik.
Kiku Japanese Dining Gallery:
Siyahın baskın olarak kullanıldığı dekorasyonu, masaları ayıran tavandan aşağı sarkan püskülleri, ve cool ambiansı ile Kiku güzel bir Japon restorantı. Menüsünde çorbalar, başlangıçlar, salatalar, sahimi, maki, sushi çeşitleri ve tempuralar bulunuyor. Atıştırmalıklardan teriyaki soslu ızgara sarıkuyruk balığı, tatlı ekşi soslu tavuk ve nizi setto isimli set sushi menüsünü tercih ettik. Varşova’nın genelinde olduğu gibi burada da gelen porsiyonların büyüklüğü bizi şaşırtmadı.
Sarıkuyruk ızgara tek kelimeyle harikaydı. Altında karışık yeşilliklerle servis edilmişti. Tatlı ekşi soslu tavuğu her zaman favorimdir. Kiku’nun ki ise gerçekten çok lezzetliydi. İçine konulan turşu farklı bir tat katmıştı. Ayrıca yanında sunulan salatanın sosuna da bayıldığımı belirtmek isterim. Nizi isimli set sushi menüsü yılan balığı, somon, ton ve bonfile’den oluşuyordu. İlk kez etten yapılmış bir sushi denedim ve çok beğendim. Şuan yazarken bile aklıma geldikçe ağzımın suyu akıyor. Balıklı olanların genel olarak hepsi lezzetliydi. Soslu olan yılan balığına da bayıldım.
Başlangıçlarımızın fiyatı 15 TL, set sushi menüsü ise 60 TL idi. 24 parça lezzetli sushi için hiç de fena sayılmaz.
Dom Polski Restaurant:
Varşova’daki son akşamımda yine bir Polonya restoranına gittim. Dom Polski, trendy kafe ve restoranların bulunduğu Saska Kepa’da 2. dünya savaşından sonra ayakta kalmayı başarabilmiş bir villada yer alıyor. Polonya’da yerel mutfak üzerine hizmet veren en iyi restoranlardan birisi olarak görülüyor.
Yeşillikler içinde yer alan villaya ilk girdiğinizde nostaljik dekorasyon dikkatinizi çekiyor. Porselenlerin bulunduğu vitrinler, antika avizeler, tablolar ve Polonya’ya özgü desenlerin kullanıldığı perdeler farklı bir ortam yaratmış. Masamızın bulunduğu kış bahçesi ise beyaz tüller ve renkli çiçeklerle dekore edilmiş.
Bizimle ilgilenen garsonumuz Thomas, servis konusundaki başarısı ve yemekler hakkındaki inanılmaz bilgisiyle bize pes dedirtti. Her restoranda böyle bir garson olsa eminim hiçbir işletmecinin sırtı yere gelmezdi. Dom Polski Menüsünde sezonu olması nedeniyle çoğu restoranda olduğu gibi kuşkonmaz içerikli yemeklerin bir listesi vardı.
Thomas’ın da tavsiyelerine güvenerek başlangıç olarak Hollandaise soslu kuşkonmaz, Polonya mantısı olan pierogi ama bu sefer ördeklisi, taze otlarla sunulan dana bonfile ve kuru meyve sosuyla sunulan elmalı ördek seçtik. Tatlı olarak tercihimiz ise portakal ve çilekli meringue ve vanilya soslu elmalı kekti. Yemeğe eşlik eden içkimiz ise 2011 Santa Digna Rose şarabıydı.
Kuşkonmazı hem son derece görsel olduğu için hem sağlıklı olduğu için hem de lezzetinden dolayı seviyorum. Hollandaise sos çok yakışmıştı. Ördekli Mantı ise her zamanki gibi güzeldi. Sanırım pierogi’nin içine her türlü dolgu malzemesi yakışıyor. Ana yemeklere gelince; arkadaşımın yediği bonfile bir harikaydı. Tabak muazzam süslenmişti. Et son derece yumuşaktı. Ördeğe ise oldukça büyük porsiyon olmasına rağmen doyamadım diyebilirim. Sosu muazzamdı. Ayrıca yanında sunulan taze kekik fikrini de çok sevdim. Son derece güzel görünüyordu.
Yediğim meringue’i tarif edebilecek kelime bulamıyorum. Zaten mekanın kendi fırınları varmış ve meringue’leri çok meşhurmuş. Bademle süslenmiş portakal kremalı ve çilek soslu tatlıyı hatırladıkça yüzümde bir tebessüm oluşuyor.
Dom Polski’de kuşkonmaz 10 TL, pierogi 15 TL, bonfile 45 TL, ördek 35 TL, meringue 10 TL, rose şarap ise 65 TL idi.
Yolunuz Varşova’ya düşerse Dom Polski’yi mutlaka denemelisiniz. Yemeğin sonunda ikram ettikleri ayva likörünün seyahatinizi tatlandıracağına eminim.
Tadında Seyahatler…
YORUM BIRAKIN