Tayland gittiğim 49. ülke oldu. Bu kadar ülke gezmiş olmama rağmen en dolu dolu vakit geçirdiğim ve hayatımda en çok ilkleri denediğim yerlerden biriydi bu harika ülke.
Peki 10 gün kaldığım Tayland’da ilk kez neler mi denedim? İşte karşınızda!
- Sağdan direksiyonlu araç kullanabildim: Evet çoğu Asya ülkesinde olduğu gibi Tayland’da da trafik soldan işliyor. Düşündüğüm zaman asla sağdan direksiyonlu araç kullanabileceğim aklıma gelmezdi ama Tayland’da bunu gerçekleştirdim. Phuket’te mesafeler çok uzun olunca araç kiralamaya karar verdik. İlk kez sağdaki sürücü koltuğuna oturdum ve araç kullandım. Korktuğum gibi değildi. Hatta çok keyifli geldi bir süre sonra. Tek tedirgin olduğum şey etraftan aniden çıkan motorsikletliler oldu. Bir de sinyal ve sileceklerin yerini karıştırdım sürekli…
Tayland’da trafik sağdan akıyor - Tuk Tuk deneyimi: 3 tekerlekli motorsikletlerde insan taşımaya yarayan Tayland mini taksileri olan Tuk Tuklara ilk kez bindim. Beklediğimden çok daha konforlu olduklarını görünce şaşırmadım değil. İstediğiniz yere gidebiliyorsunuz. Hem de etrafı açık olması sebebiyle püfür püfür esen rüzgarla birlikte. Pazarlık etmeyi unutmayın!
Tuk Tuk şöfürümüz bize poz veriyor 
Tuk Tuk çok eğlenceli - Durian Meyvesini Sonunda Tattım!: Singapur’un da milli meyvesi olan Durian’ı geçtiğimiz sene ne yazıkki Singapur seyahatimde deneyememiştim. Ancak bu kez Taylandda denemeye kararlıydım. Neden bu kadar merak ettiğimi açıklayayım. Durian inanılmaz kötü kokan bir meyve. Çoğu yere sokulması yasak. Etrafa çöp kokusu gibi koku yayıyor. Ben de kokusu dışındadır nasıl olsa meyvesi güzeldir diye denemek istedim. İkinci akşamımızda gittiğimiz Bangkok’taki Çin mahallesinde her tezgahta görünce denemeye karar verdim. Küçük bir parça aldık ve ben önce koklayarak sonrada küçücük bir parça ısırarak denedim. Fakat o ani bir refleksle meyveyi ağzımdan çıkardım. Hatta videosu bile var ve yakında youtube kanalımda yayında olacak bu tecrübem… Bence bir denemelisiniz. Ne demek isteidiğimi anlayacaksınız.
Bu meyvenin çoğu yere sokulması yasak - Thai Masajına Hayır Demedim: Aşırı masaj seven bir insan olmama rağmen daha önce hiç Thai masajı yaptırmamıştım. Thai masajının diğerlerinden farkı herhangi bir masaj yağı kullanılmaması. Size pijamaya benzer bir takım giydiriyorlar ve beden ağırlığı ile masaj yapıyorlar. Eğer sert masaj sevmiyorsanız bu masaj size göre değil. Ben de bundan sonra yaptıracağımı sanmıyorum…
Masaj öncesi ayak terapisi - Tarlada Pirinç Ektim: Hapur hupur afiyetle yediğimiz pilavın ana unsuru prinçlerin nasıl üretildiklerini biliyormusunuz? Balçık gibi killi su dolu bir tarlada çime benzer pirinç otlarını dikerek… Paçalarınızı sıvıyorsunuz ve bu balçığa giriyorsunuz. Ayaklarınızın altında nelerin olduğunu bilemiyorsunuz. Benim için çok zor bir deneyimdi. Oldukça huylandım diyebilirim. Ama Chiang Mai’de konakladığımız otel Siri Panna’nın kendi pirinç tarlasında yaptığımız bu deneyimi asla unutacağımı sanmıyorum. Çok eğlendik!
O suyun içinde olmak hiç kolay değil 
Prinçleri ektikten sonra - Kaplanlarla aynı kafesteydim: Hayatımda hiç bir kaplanın kafesine girip onu gıdıklayacağım aklıma gelmezdi. Ama Tayland’da bunu da yaptım! Daha önceden duyduğum hikayeleri unutup bir değil tam 3 kaplanın olduğu kafese girdim. tek tek dokundum pozlar verdim. Diğerleri gibi kaplanın üzerine yatıp sarılmaya cesaret edememiş olsam da benim için büyük aşamaydı. Çok güzel hayvanlar olduğunu belirteyim!
Nasıl korkuyorum aslında - Ellerimle Filleri Besledim: Bir diğer vahşi hayvan temasım da fillerle oldu. İlk kez bir fili muz ile besledim. Onlara dokundum. Ürksem de yamacına sokuldum. Fillere de bayılıyorum…
Daha 8 günlüktü
Teşekkürler deneyimleri aktardığınız için. Küçük bir düzeltme : trafik soldan akışlı olacak sanıyorum.
Çok haklısın düzelttim hemen. Çok teşekkürler 🙂