Uzun zamandır dilden dile dolaşan Can Oba Restaurant‘ın yemeklerini gidip denemek niyetindeydim. Bu kadar uzun sürmesinin nedeni Can Oba’nın şanının alıp yürümüş olması ve 1 aydan önce rezervasyon vermemesiydi diyebilirim. Sonunda Gurmeloggers ekibimizden Berry-Dew Şebnem ve Cem Karakuş ile ortak bir günde karar kılıp yeterli zaman önce rezervasyonumuzu yaptırıp Can Oba’nın yolunu tuttuk.
Restoranın boyutlarını, lokasyonunu ve Can Oba’nın hikayesini zaten bir çok kez duymuşsunuzdur. Ben bu kısımları atlayıp görsellikte sınır tanımayan ve lezzette de bir o kadar iddialı yemeklere geçiş yapacağım.
Başlangıçlar;
Balık Çorbası
Kum midyesi ve levrek’in ana malzemelerini oluşturduğu balık çorbası, kırmızı karabiber tanesi ve defne yapraklarıyla süslenmişti. Bizim bildiğimiz balık çorbalarından oldukça farklı kıvam ve lezzetteydi.

Karidesli Mısır Çorbası
Krema ve mısır bir araya gelince ortaya tatlımsı bir çorba çıkmış. Mısır cipsi ve karidesle güzel bir birliktelik sağlamış. Bu iki çorbadan lezzet açısından benim için ağır basan bu çorba oldu!

Ara sıcak;
Ahtapotlu Risotto
Can Oba‘nın en süslü yemeği. Hediye paketi misali… Ahtapotlu Risaotto’nun altından sızan turuncu renkli sos istakoz sosuymuş. Tadı bir harikaydı. Bir Risotto fanı olduğumu söyleyemiyeceğim ama istakoz sosu ile birleşince çok lezzetli oluyormuş. Ahtapot ise ızgara da 1 tık daha az kalsa benim için mükemmel olacaktı. Yemeği süsleyen çiçeklere ve çileklere bayıldım!

Deniz Tarağı
Deniz tarağına bayılırım. Türkiye’de menüsünde deniz tarapı olan mekana rastlamak zor. Ispanak yatağında turp otu ile servis edilen tavada mühürlenmiş deniz tarağı Can Oba’nın en beğendiğim yemeklerinden biri oldu.

Ana Yemekler;
Sebzeli Lazanya
Bu tip yemekleri etle birlikte seviyorum. Görünümü ıspanaklı su böreğini andırıyordu. Çok sevdiğim için bu yemeğe de bir sempatim oluştu. Yine de ilk tercihim olacak yemeklerden değil.

Steak Benedict
Görünümünü de lezzetini de çok beğendim. Kestiğiniz zaman kahvaltıda alıştığımız Benedicth’lere özgü yumurta akışı sürpriziyle karşılaşıyorsunuz. Hardallı sosu’da tam damak tadıma göreydi. Eti de gayet yumuşaktı. Daha az pişmiş olsa daha da bile sevebilirdim.

Beef stragonof
Eti güzel olunca Beef Stragonof’un tadına doyum olmaz. Can Oba usulü Beef Stragonof çok başarılıydı. Mantarlı sosu da oldukça hafifti. İç bayanlar gibi değil.

Tatlı;
Peynir Pastası
Can Oba, Peynir Pasta’sını Cheesecake olarak adlandırmıyor. Karamel yatağında servis edilen dondurma kıvamındaki pasta gerçek vanilya taneleri ile hem çok hafif hem de yaz günü iç ferahlatıcı bir lezzetteydi.

Çilekli Dondurma
Çilekli Çikolata kabında servis edilen dondurmayı Can Oba kendi hazırlıyor. Taptaze ürünlerle hazırlandığı için de açık ara lezzet kaliesi farkediliyor.

Çikolatalı Mus
Orman meyveli sos ile bitter çikolata kabında servis edildi. Çikolata kapları da Can Oba‘nın elinden çıkma. Mus yerine dondurmayı tercih ederdim çünkü mus çok tercih ettiğim bir tatlı değil. Yine de başarılı.

Can Oba‘da herşey günlük hazırlandığı için çok taze. Yemeklerinde kaliteli ürünler kullanmaya özen gösteriyor. Görselliğe de önem verdiği için ortaya çıkan sonuç çok başarılı oluyor. Fırsat buldukça müşterileri ile de ilgileniyor ve son derece cana yakın.

Kaliteli ve taze ürünler kullanıp emek vererek ortaya nefis yemekler çıkaran bu tip mekanların sayısında yeterli olmasa da bir artış olması sevindirici. Yemeğin lezzeti kadar görünümünün de önemli olduğunu artık su götürmez bir gerçek. Can Oba bu konu da göstermiş olduğu özenden dolayı aldığı tüm bu tebrikleri hak ediyor…
Can Oba‘da çorbalar 20, Ana Yemekler 40-45, Tatlılar ise 15 TL civarında…
Can Oba Restaurant; Hocapaşa Mahallesi, Hocapaşa Sokak, No:10 Sirkeci İstanbul
YORUM BIRAKIN