Avrupa’da en merak edilen şehirlerin başında Amsterdam gelir. Coffee shopları, barları, clubları, red light caddesi, gözalıcı mimarisi ve daha birçok çılgınlığıyla Amsterdam turistler için tam bir çekim merkezidir.
Ben Amsterdam’ın yukarıda saydığım özelliklerinin yanında bambaşka bir yönünü öne çıkarmak istiyorum. Amsterdam bulunduğu konum bakımından Avrupa’nın birçok şehrine oldukça yakındır. Tren ile Paris 3 saat, Londra ise 4 saat civarında. Tabi İngiltere için ayrı vizeniz olması gerekmektedir. Ancak Shengeniniz varsa Amsterdam üzerinden Belçikaya, Fransaya, Lüksemburg’a veya Almanyaya günübirlik geziler yapabilirsiniz.
Hollanda’da akrabalarım yaşadığı için birçok kez bu güzel ülkeye seyahat etme fırsatım oldu. Bir keresinde arabayla Almanya Bonn ve Köln’ gittik. 2010’da ise Hollanda da yaşayan kuzenlerimle beraber araba kiralayıp 3 günlük Belçika gezine çıktık. Rotamız Amsterdam-Antwerp-Brüj-Gent ve son olarak da Brüksel şeklindeydi.
Amsterdam’dan Belçika’nın Antwerp şehri arabayla sadece 2 saat sürüyor. Antwerp 500.000 nüfuslu orta büyüklükte bir şehir. Yarım günde şehrin önemli yerlerini gezebilirsiniz. Our Lady Katedrali, St. James Kilisesi, Belediye Binası ve Brabo heykelinin yer aldığı “Grote Markt” meydanını görmeniz gereken yerlerden. Ben şehrin kalesi olan ve Türkçesi taş anlamına gelen “Het Steen’i” de çok beğendim.
Antwerpte dikkatimi çeken bir başka şeyde alışveriş dükkanları oldu. Çok şık butik ve mağazalara sahip. Bunda Avrupa’nın en önemli moda tasarım okullarından Royal Academy of Arts’a ev sahipliği yapmasının etkisi çok büyük.
Antwerp’in ardından Avrupa’da gördüğüm en güzel şehirlerden biri olan Brüj’e geçtik. Antwerp’ten yalnızca 40 dakika mesefade bulunan Brüj ortaçağdan kalmış bir masal ksabasına benziyor. Tüm şehirde evler en fazla 2-3 katlı. Toplam nüfusu yalnızca 120.000 civarında. Şehir 2000’den beri Unesco’nun dünya mirası listesinde bulunuyor. Şehrin içinden geçen kanal özellikle günbatımında inanılmaz mazaralar sunuyor. Brüj’de görmeniz gereken yerler kısacası tüm şehir ama öne çıkan yerlerden bazıları Markt denilen meydanı, Our Lady Kilisesi ve Beguinage bölgesidir. Küçük Fransız restaurantlarında inanılmaz manzaralar eşliğinde yemeğinizi yiyebilirsiniz. Brüj’nin tarihi binalarında birçok butik otel bulunuyor. Geceyi bu otellerden birinde geçirip ertesi gün yolunuza devam edebilirsiniz.
Brüj’den sonraki durağımız Gent. 250.000 nüfusu olan ve Brüj gibi ortaçağdan kalma yapılara sahip güzel bir şehir. Şehrin içinden geçen nehirde yapılan tekne turlarına katılmanızı tavsiye ederim. Unesco’nun dünya mirası listesinde yer alan eski postanesi, saint Nicholas Kilisesi, Saint Bravo Katedrali ve bu kilise ve katedrale ait kule olan Belfry’i görmelisiniz. Gent’in en beğendiğim yeri nehrin ikiye böldüğü The Graslei denilen birçok kafe ve restauranın olduğu bölge. Sizde burada herkesin yaptığı gibi içkinizi alıp manzaraya karşı oturup keyif yapabilirsiniz. Gent’i de yarım günde gezdikten sonra yolunuza devam edebilirsiniz.
Biz Gentten sonra Belçikadaki son durağımız olan başkent Brüksel’e gittik. Brüksel Ghentten 40 dakika mesafede. Nüfusu 1,200,000. Doğruyu söylemek gerekirse Brugge ve Ghent’in güzelliğinin yanında Brüksel bana çok sönük, karışık ve soğuk geldi. Brüksel’de yalnızca bir gece kaldığımız için şehrin önemli yerlerini kısa sürede görmek için otobüs turuna katıldık. Kraliyet sarayı, Belediye, Atomium adlı şehrin sembolü haline gelmiş kule olarak tabir edilebilecek yapı, St. Michael ve St. Gudula Katedralleri, Tuvaletini yapan çocuk heykeli ile Avrupa Birliğinin başkenti olması sebebiyle şehirde bulunan resmi binalar görülmesi gereken yerleri arasında.
Brüksel tatmanız gereken birçok lezzete sahip bir şehir. Mutfağı hem Fransız hemde Flaman öğeleirnden oluşuyor. Belçika çikolatasını, kurabiye butiklerindeki inanılmaz çeşitteki kurabiyelerini, ünlü biralarını ve Belçika waffle’ını mutlaka denemeniz gerekir. Akşam yemeği için bence yenmesi gereken şey sarımsak ve şarapla pişirilmiş Brüksel midyeleridir.
Brüksel’den sonra vaktiniz varsa daha güneye gidip Lüksemburg’a veya doğuya giderek Köln’e geçebilirsiniz. Her iki şehre de mesafe yalnızca 2 saat sürüyor. Bizim vaktimiz olmadığı için Amsterdam’a geri döndük. Böylece 2 gece 3 günde Belçika’nın 4 şehrine tadında bir seyahat yapmış olduk.
Sizlere de tadında seyahatler…
Merhaba;
Paylaşımınız için teşekkürler. 6 haziran gibi bizde 3 kişi amsterdam araç kiralayıp rotterdam, antwerp, gent, brügge, brüksel dolaşmayı planlıyoruz. Sormak istediğim otoyol ücretli geçişleri var mı? varsa geçiş pullarını nasıl alıyoruz? Bir de otopark çok problem oldu mu şehirlerde (amsterdamdan aracı alıp gideceğiz, park sorunu olmayacak)
Teşekürler.
Merhaba,
Geç oldu ama başka bir seyahatte olduğum için yazamadım. Otopark sorunu yaşamazsınız her yerde otoparklar var. Amsterdam içi biraz pahalı olabilir. Ücretli geçişle rhatırlamıyorum. Varsa bile euro ile ödeme yapabileceğiniz gişeler mutlaka vardır. Şimdiden iyi yolculuklar.