Koca bir yaz geride kaldı ve ben Bodrum’da beğendiğim mekanları yazmak için ancak fırsat bulabiliyorum. Yine de geç değil çünkü artık Bodrum’da birçok mekan yaz kış açık. Burada listelediğim birkaç mekan dışındakiler kışın da devam edecekler. Bu mekanların bir çoğuna ilk kez gittim. Zaten çoğu yeni açılmış yerler. Bir kısmı ise kökleşmiş veya birkaç sene önce açılmış restoranlar. Önümüzdeki günlerde Bodrum mekanları için de Michelin yıldızları verilecek. Bakalım hangi mekanlar yıldız alacak ya da hangileri tavsiye edilen restoranlar arasında yer alacak? Bu kış veya gelecek yaz için tavsiye edeceğim mekanlar şunlar:
Altüst Yalıkavak:
Yalıkavak’a geçen yaz çok fazla gitme fırsatım olmadı. O yüzden orada açılan yeni mekanlara pek hakim değilim ama bir akşamüstü gün batımında Altüst’e gittim. Burası 2 katlı bir mekan. Eski marina tarafında yer alıyor. Gün batımı şahane buradan. Özellikle kokteylleri çok başarılı. Magic Margarita adlı kokteylleri alıştığımız margaritalardan oldukça farklı. Biz yemeklerini de çok beğendik. Çökertme kebabından esinlenilmiş Çökertme Tacı çok lezizdi. Avokado ve çiğ kabak salatası, Kore usulü tavuk kızartması ve kaburga diğer deneyip beğendiğimiz lezzetlerdendi.



Kornel Bitez:
Dereköy Lokantasının kardeşi Kornel kısa bir süre önce Bitez’de açıldı. Bistro konseptine sahip Kornel, tıpkı Dereköy Lokantasında olduğu gibi dekoruyla oldukça dikkat çekici. Kokteyllerde iddalı olan mekanın yemekleri de başarılı. Dana Kaburga lokum gibi. Ağızda eriyor dediğimiz cinsten. Koreli Tavuk Burger de benim gibi kızarmış tavuk seven ve Asya yemeklerine bayılan biri için ideal.


Oi Filoi Gümüşlük:
Gümüşlük’e Yunan Lokantası konseptiyle yepyeni bir hava getiren Oi Filoi asırlık bir ağacın altındaki terasta müthiş bir ambiyans sunuyor. Burada kendinizi bir Yunan adasına ışınlanmış hissediyorsunuz. Mezeleri, ana yemekleri, arkadaşlarımız olan işletmecilerin müşterileri ile ilgi ve alakası dört dörtlük. Yunan salatasından, souvlakiye, saganakiden tatziki’ye tüm Yunan lezzetleri Oi Filoi’de sizi bekliyor. Kışın ara veren Oi Filoi bahar aylarından itibaren tekrar kapılarını açacak.




Orfoz Kumbahçe:
Burası Bodrum’un en klasikleşmiş deniz ürünleri restoranlarının başında geliyor ancak ben ilk kez geçtiğimiz yaz gidebildim Orfoz’a. Burada ağırlıklı olarak deniz kabukluları servis ediliyor. Menüsü tadım menüsü. 15 çeşit tabak küçük servis ediliyor. Gelen porsiyonları görünce ilk başta insan nasıl doyarım diye düşünüyor ama gecenin sonunda hem doymuş hem de bir sürü nefis yemek tatmış oluyorsunuz. Kum midyeleri, istiridyeler, balık çorbası, balık pastırmaları… Tam bir şölen.




Rino’s Garden Dereköy:
Dereköy’de tam bir gizli bahçe. İtalyanların göz kamaştıran bahçeleri gibi. Çeşit çeşit ağaçlar, bitkiler ve havuzlar. Akşam üzeri 18:.30’da ziyarete açılıyor Rino’s Garden. Giriş ücretsiz. Bir İtalyan restoranları da var. Dilerseniz orada yiyebilirsiniz bahçeyi gezdikten sonra. Bir bu seferlik sadece bahçeyi gezdik. Bir dahakine yemekleri de tadacağım.



Tuzz Yahşi:
Yahşi’de bulunan Khai otelde bulunan Tuzz bir şef restoranı. Mutfağın başında Nilay Lale bulunuyor. Yemekler çok farklı ve lezzetli. Yediklerimizin hemen hemen hepsinden çok memnun kaldık. Çiğ köfte, kuzu tartare, dana yanak, uykuluk ve sarımsaklı enginar… Hem sunumları göz alıcıydı hem de tatları.
Yüzgeç Ortakent:
Bodrum’un en popüler meyhanelerinden olan Gürece’deki Atgeç, Ortakent’te kebap restoranı Yüzgeç’i hayata geçirdi. Deniz kenarında, sıralı ampüllerin altında müthiş bir ambiyans sunuyor Yüzgeç. Mezeleri lezzetli. Kebaplar da başarılı. Ben özellikle sultan mezesine bayıldım. Sakatatlar da var menüde. Bir tek eksik pide veya lavaş vermemeleri. Kebapçıda insanın gözü arıyor kesinlikle.


Yalı Kadıkalesi:
Yazları en çok gittiğimiz mekan Yalı. Hem gündüzleri denize girip bir şeyler yiyip içmek için hem de bazı akşamlar akşam yemeği için tercih ediyoruz burayı. Akşamları hep tıklım tıklım. Mezeleri ve balıkları çok taze ve lezzetli. Gündüz taş fırından çıkan pideleri de çok başarılı.



YORUM BIRAKIN