Kışın soğuğundan, sisinden ve yağışından sonra pırıl pırıl parlayan güneşi, masmavi boğazı, erguvanı, sümbülü, lalesiyle İstanbul bahar coşkusunu en çok yaşatan şehir. Her bahar doğa canlandıkça bende ruhen canlanıyorum. O yüzden İstanbul’da güneşin parladığı, çiçeklerin açmaya başladığı nisan ayını her yıl sabırsızlıkla bekliyorum. Bahar demek kısa kolluları giymek, dondurmayı hakkını vererek yemek, günlerin uzaması, insanlarında daha neşeli ve güleryüzlü olması demek. Mayıs doğumlu biri olarak benim mevsimim bahar diyebilirim.
Bu yıl Lale Festivalinin 8. yılını kutladık. Her yer rengarenk çeşit çeşit lalelerle doldu taştı. Özellikle de Yıldız Parkı ve Emirgan Korusundaki lale peyzajları inanılmazdı. Gözlerinizi alamadım. Kendimi biran cidden cennette sandım. Kaçıranlara önümüzdeki sene mutlaka gitmelerini tavsiye ederim.
Havaların da ısınmasıyla birlikte İstanbul’un tadını çıkarma vakti geldi. Mekanların dış bölümlerinde oturmak ayrı bir zevk. Büyüleyici boğaz manzarasına karşı ılık bahar akşamları içkinizi yudumlayıp hayellere dalabilirsiniz. Fotoğraf makinenizi kapıp parklara gidip çiçekleri veya boğaz boyunca her yerde açan erguvanları fotoğraflayabilirsiniz. Yıldız Parkı veya Emirgan Korusunda yer alan Beltur’un restaurantlarında açık büfe brunch yapabilirsiniz.
Bahar’da Tadında Seyahatler….
YORUM BIRAKIN